Dilek Duası Okunuşu ve Anlamı
21 Temmuz 2024

Dilek Duası Okunuşu ve Anlamı

Dilek Duası

Dua, kulun acizliğini itiraf ederek Allahu Teâlâ'ya sığınmasıdır. Dua etmek de tıpkı diğer ibadetler gibi belirli adab ve usul gerektirir. Kişi, bu adab ve usullere dikkat ederek ve gaflete düşmeden her değerli vakti değerlendirmelidir. Bu sayede Allahu Teâlâ, kişinin dileğini ya da daha hayırlısını lütfeder. Dua etmeye başlamadan önce kişi, istiğfar etmeli ve günahlarının affı için dua etmelidir. Çünkü günahlar ve hatalar, duanın kabulüne mani olabilir. İstiğfarın ardından Allahu Teâlâ'ya hamd-ü senalar edilmeli ve Rasûlüne (s.a.v.) salat ve selam getirilmelidir. Duaya başlamadan önce yapılacak olan bu kısa hazırlık, tevbe, besmele, hamdele ve salvele olarak özetlenebilir. Ardından içtenlikle kişi, dileğini ve ihtiyacını alemlerin Rabbi olan Allahu Teâlâ'dan istemeli, araya hiçbir aracı koymamalı ve şüpheden uzak bir kalp huzuruyla duasını etmelidir.

Dilek Duasının Kabul Olunma Şartları Nelerdir?

Dua etmenin şartlarından biri de duanın kabulü konusunda şüphe etmemektir. Yağmur duasına giderken yanında şemsiye götüren kişinin iman ve inancı ile dua etmek gerekir. Kul dua ederken eli, gözü ve kalbi başka şeylerle meşgul olmamalıdır. Sadece dille ezberlenmiş duaların ruhsuz tekrarı çok da faziletli değildir. Zira dua ederken, kendisini duyan ve işiten Rabbinin huzurunda olduğunu unutmadan, duasının kabul olunacağına tam manasıyla inanarak, huşu içinde dua etmeli ve dileklerini dile getirmelidir. Edep, kişiye her hal ve durumda yakışan en güzel ziynettir.

Allahu Teâlâ bir hadis-i kudsi'de şöyle buyurmuştur:

"Ben, kulumun zannına göre muamele ederim; benden beklediğini yaparım. Tevbe-istiğfar ederse günahını bağışlarım, dua eder bir şey isterse dileğini veririm. Kulum, benim ihsan sahibi olduğumu bilerek benden isterse isteğini veririm. Eğer şüphe ederse dilediği, umduğu şeye nail olmaz."

Dua ederken kabul olunacağına kesin olarak inanmak gerekmektedir. Allahu Teâlâ kulunun duasını kabul eder ve olması gerektiği en uygun anda tecelli ettirir. Bazı durumlarda ise kulun dileği kendisi için hayırlı değildir; Allahu Teâlâ o dileğin yerine daha hayırlısını nasip eder. Kulunu en iyi tanıyan Allahu Teâlâ, kulunun neye ihtiyacı olduğunu en iyi bilendir.

Kul, dileğini ve hacetini Rabbine bildirirken araya aracılar koymamalıdır. İsteğini sadece Allahu Teâlâ'dan istemeli ve sadece O'na yönelmelidir. Duanın makbul olduğu zaman dilimlerinde dua etmeye özen göstermelidir. Özellikle gece kılınan hacet namazı ve okunan Kur'an-ı Kerim'in ardından yapılacak dua daha efdaldir. Kişi, hacetini her daim isteyebilir; lakin sakin zaman ve mekanlarda yapılan dua, kişinin huşusunu bozmayacağı için daha samimi ve gönülden olacaktır. Sabah namazından önce ve sonra olan vakitlerde de gafil olmamak gerekir. Rahmetin bol olduğu yağmur ve kar yağışı sırasında, rüzgârın estiği zamanlarda, ezan-ı Muhammedî okunurken dua etmeye özen göstermek gerekir. Unutmamak gerekir ki; kul "duam kabul olmadı" demediği müddetçe duası kabuldür.

Duanın Kabulü İçin Sadaka Vermek

Duanın kabulünü hızlandırmaya vesile olan şeylerden biri de sadaka vermektir. Sadaka, Allahu Teâlâ'nın merhametini celb eden, ayet-i kerimelerde sıklıkla tavsiye ve emir buyurulan, belaların def edilmesine ve duaların kabul olunmasına vesile olan bir ibadettir. Kişi, eğer herhangi bir sıkıntı ve darlık çekiyorsa, dilek ve arzularının gerçekleşmesini istiyorsa sadaka vererek hem nazar-ı ilahiyi üzerine çekmiş olur hem de başkalarının duasını alacağı için kendi dileğine ulaşması hızlanmış olur. Kişi, her ne dilerse dilesin hayırlısını dilemekle mükelleftir. Allahu Teâlâ herkesin her arzu ve dileğini helalinden hayırlı şekilde versin inşallah.

Dilek Duası

"Ya Vedud ya Vedud ya Vedud ya Zel Arşil-Mecid. Ya Mubdiu ya Mu’idu. Ya fa'alun lima yurid. Es'eluke bi nuri vechikellezi mele-e erkeni arşike ve es'eluke bi kudretikelleti kadderte biha ala halkike ve bi rahmetikelleti vesi'at kulle şey'in la ilahe illa ente. Ya Muğisu eğisni. Ya Muğisu eğisni. Ya Muğisu eğisni. Ya Gıyase'l-mustegisine."

“Ya Vedud ya Vedud ya Vedud. Yüce Arşın sahibi olan, kainatı yoktan ve emsalsiz şekilde halk eden, bin bir isminin tecellileri ile benzersiz şekilde ziynetlendirerek süsleyen Mübdi', yarattıklarını ölümlerinden sonra yeniden dirilten Muid, ey dilediği her şeyi yapan. Arşının rükünlerini dolduran Yüce Zatının nuru hürmetine, yarattığın her varlığa hükmeden kudretin hürmetine ve her şeyi kuşatıp kaplayan sonsuz rahmetin hürmetine Senden istiyorum. Senden başka ibadete layık hiçbir ilah yoktur. Ey kendisinden yardım dileyene yardım eden, bana yardım et. Ey kendisinden imdat dileyene yardım eden, bana yardım et. Ey yardım dileyene yardım eden, bana yardım et. Ey zor durumda olanlara yardım eden ve hiç ummadıkları yerlerden hacetlerini ellerine veren Muğis, bana yardım et!”

Sizden Gelen Sorular / Yorumlar

İlk soruyu siz sormak istermisiniz?

Soru Sor / Yorum Yap

şifre

Çok Okunanlar

Haber Bülteni